Giren Çıkan Vatandaşa


 Bak, burası sahiden çok mühim! Çamlıca’ya 120 milyon dolara insansız ibadet aracı cami yaptık, tamam mı? Milletin gözünü boyadık, “dine hizmet” dedik, ama ne oldu? Cemaat günde 40 kişi, cami çalışanı 60 kişi! Ya ulan bu nasıl iş, cami çalışanı cemaatten fazla! Hem de 120 milyon dolarlık! Parayı nereye gömdük, kimlere peşkeş çektik, ona kimse bakmıyor.


Sonra geldik asıl bombaya: Tank palet fabrikasını ne yaptık? Elin boku boncuklu Katarlısına verdik! Hem de 50 milyon dolara. Yahu memleketin tankını, topunu, askerini Katarlıya sattınız, utanmadan sıkılmadan da kalkıp “yerli ve milli” diye anlatıyosunuz. Milletle dalga mı geçiyonuz? Neyin kafası bu? Tank palet dediğin şey, bir ülkenin savunmasının bel kemiği, bu nasıl bu kadar ucuz gider, akıl alır gibi değil.


Ama bitmedi! Şimdi geldik vatandaşa çökmeye. Millet zaten cebinde para bırakmadınız, kredi kartıyla idare etmeye çalışıyor. Onu da bırakmadınız ki rahat nefes alsın! Şimdi dönmüşsünüz, vatandaştan kredi kartından nasıl 750 lira araklarız diye hesap yapıyosunuz. Ulan, bu millet size ne etti? Borcuna borç eklenmiş, sofrasında ekmek zor buluyor, siz hâlâ kredi kartından nasıl çalarız diye plan peşindesiniz. İnsafsızlık bu ya!


Yetmedi, bir de savunma sanayine katkı payı dediniz. Damat bey, Forbes listesinde dolar milyoneri olmuş, ülkenin savunmasından kazandığı paralarla! Eee, madem o kadar sağlam parayı cukkaladınız, vatandaştan ne diye 750 lira daha almaya çalışıyosunuz? Savunma sanayiye katkıymış, ulan biz savunma yapmıyorsunuz, halkı soymaya doymuyorsunuz! Kredi kartından vergi almak, şeytanın bile aklına gelmez, ama siz yaptınız! Yeminle, şeytanı emekli edip dünyadan elini ayağını çektirirsiniz.


Oğlum bu nasıl düzen, memleketin alın teriyle kurduğu fabrikayı sat, üstüne vatandaşın cebindeki üç kuruşu da savunmaya diye çal! Ya insafsızlık sınırını çoktan geçtiniz, bu millete yapmadığınız oyun kalmadı. Ama unutmayın, bu halk bir uyandığında, sizin boncuklu masallarınız da, damadın Forbes zenginliği de, o 750 liralık vergileriniz de ters düz olacak.                  Bu İşin Terazisi Şaştı !!!! Okan Bent Önok

Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

“Universal Friendship” 🇮🇱

Resim
In today’s globalized world, where divisions based on nationality, religion, and ethnicity often define our interactions, it is crucial to remember the value of human connection beyond such limitations. The statement, “Every Israeli citizen and every person who carries a Jewish identity is my friend,” reflects a personal philosophy that transcends conventional societal boundaries. It advocates for inclusivity, understanding, and the acknowledgment that shared humanity should always come before divisions. At the heart of this belief is the idea that identity, whether national or religious, should not dictate the ability to form friendships or connections. Israel, as a nation, is often seen through a political and historical lens, yet every citizen, regardless of their background, is an individual deserving of respect and friendship. The same holds true for individuals who identify as Jewish. Across the world, Jewish communities have faced persecution, but their resilience and contribut...
Devamı

İntikamı Soğut

Resim
  Aç adamdan savaşçı falan olmaz. Kuru öfkeyle bir yere varamazsın. Önce karnını doyuracaksın, sonra kafanı kaldırıp hesap soracaksın. Para yoksa, hikayen eksik kalır. Paran varsa gücün var, paran varsa ağzından çıkan lafın bile ağır olur. Yoksa ne intikam alabilirsin, ne düşmanından öç. Bedavacı adamın kini de, öfkesi de yavan olur. Kuru gürültü işte, kim sallayacak? Bak açık konuşalım, bu işin sırrı ekonomi. Paran cepteyse hayat senin sahnen, intikamın da tadı var. Ama cebin delikse? Hangi düşman seni takacak? Karnını doyuramayan adamın planı mı olur? Bugün aç kalmamak için mücadele ederken, öç almaya vakti mi var? Abi, önce ekonomi, önce para. Paran varsa, o zaman anasından danasına kadar herkesin hesabını sorarsın. Ama yoksa, sadece kendi kendine söylenirsin. Boş adamın öfkesi duvara çarpar. Parayı buldun mu, işte o zaman sahneye çıkarsın. Sabredeceksin, vaktini bekleyeceksin. Para kazanırsan, güç seninle. Düşmanın kim, seni kim ezmeye kalktıysa, hepsi sırayla önüne gelir....
Devamı

Gece ve Adam

Resim
Bir rüyanın kıyısında bekleyen bir adamın hikâyesi bu. Ona ait olmayan rüyaların içinde kaybolmuş, döngüsü kırılmış bir dünyada, kahkahalarla dolu bir sahneye sırtını dönmüş biri… Cesurca özlemiş, hesapsızca yanmış, hatıraların ağırlığını omuzlarında taşımış. Gece, onun sırdaşıydı. Gökyüzüne çizdiği sessiz harfler, yıldızlara anlatılan hikâyeler gibi savrulurdu karanlıkta. Bazı geceler içinden geçen fısıltılar bir rüzgâra dönüşür, bazen de yalnızca bir sükût olup düşerdi dudağından. Kaybolmuş bir rüyanın izinde yürürken, aklının kıyısında tutmaya çalıştığı tek şey onun hatırasıydı. Bir parça aklında, çok parça içinde… İşte en çok da bu yüzden gecelere dargındı. Çünkü gece, içindekileri susturmazdı; aksine daha çok konuştururdu. Gözlerini kapattığında bile kaçamadığı bir yüz, her kapattığında biraz daha silinmesi gerekirken daha da belirginleşen bir siluet… İçine kazınmış bir hikâyenin en derin satırlarını, unutmamak için ezberlemişti adeta. Kahkahalar, mutlu insanların dünyasına aitti....
Devamı