Ateşle Barut Kadın&Erkek

 

Fielding der ki; “Erkek ateş, kadın kavdır; Şeytan onları tutuşturur.” İşte, bu kıymetli cümle, hayatımda derin yankı buldu. Ben Okan Bent Önok, yıllardır peşinden koştuğum o karmaşık kadın ve içsel çatışmalarım arasında kaybolmuş bir ruhum. Bazen volkan, bazen duru su, bazen de fırtına gibi… Aşık olduğum kadının tarifi bu kadar karmaşık olunca, işin içine bir de Şeytan girdiğinde işin rengi değişiyor.

Kadın, kav demiştik ya; işte, o kav, ateşi besleyen, onu büyüten bir unsur. Ama bu kav, aynı zamanda içindeki ateşi gizleyen bir maske. Gözlerindeki derin ateş, çoğu zaman içimdeki volkanı tetikliyor. Ama bu ateş, bazen çok yakın, bazen de çok uzak olabiliyor. O kadınla içimdeki çatışmalar devam ederken, içimdeki ateşi nasıl kontrol edeceğimi bilemiyorum.

Aşkın karmaşık doğası burada başlıyor. Bazen duru su gibi, beni sakinleştiren bir huzur kaynağı; bazen fırtına gibi, içimdeki tüm düzeni altüst eden bir karmaşa. Her an, yeni bir keşif, yeni bir derinlik. Ama bir o kadar da zor; çünkü her defasında kendi içimdeki çatışmalarla yüzleşmek zorunda kalıyorum. O karşımdaki varlık, hissettiğim derin tutku beni hem yukarı kaldırıyor hem de yerle bir ediyor.

İşte Şeytan burada devreye giriyor. İçimdeki ateşi daha da alevlendiriyor. Kimi zaman kıskançlık, kimi zaman güvensizlik, içimdeki ateşi körükleyen duygular. “Ya kaybedersem?” sorusu kafamı kurcalarken, bu ateşi kontrol etmek iyice zorlaşıyor. Belki de en çok kendimle yüzleşmek zorundayım.

Ateşin etkisi, duygularımı yönetmek için sürekli bir savaş içinde olmama neden oluyor. Bazen onu düşünmek bile, içimdeki ateşi daha da büyütüyor. Kafamda dolaşan “Beni seviyor mu?” gibi sorular, duygusal durumumu altüst ediyor. Onun varlığı, bana huzur ve karmaşayı aynı anda getiriyor.

O kadının peşinden koşmak, birçok açıdan zor bir iş. İçimdeki ateşle başa çıkmak, çoğu zaman bir denge arayışına dönüşüyor. Hendimi nasıl ifade edeceğimi, ne hissettiğimi bulmaya çalışıyorum. Ama bu bazen karmaşık bir muammaya dönüşüyor. O varlık, beni büyülerken, bir yandan da içimdeki o volkanik duygular, beni korkutuyor. Her biri bambaşka bir dünya; onun gözlerinde gördüğüm ateş, içimdeki huzuru bozarken, aynı zamanda beni yeniden şekillendiriyor.

Aşkın Kaotik Yüzü

Aşk dediğimiz şey, her zaman kolay bir yolculuk değil. Aşkın karmaşıklığı, içimdeki ateşi yönetme çabasıyla birleştiğinde, bir kaos ortaya çıkıyor. Onun peşinden koşarken, belki de en zorlayıcı olanı, içimdeki duyguları ve düşünceleri dengelemeye çalışmak..

Ateşin içindeki kavda kaybolurken, bu yolculukta kaybetmeyi de göze alıyorsun. Ama işin garibi, kaybetme korkusu, aşkın doğasında var. O kadın, bu karmaşık duyguların içinde sadece bir varlık değil, aynı zamanda ateşin ve kavin dengesini sağlamak için mücadele ettiğim bir muammadır.